Deneme Bonusu Veren Siteler deneme bonusu veren siteler 2024 bonus veren siteler Yeni Bonus Veren Siteler

Suat ÖZARAS
Köşe Yazarı
Suat ÖZARAS
 

MEHMET AKİF ERSOY İLKÖĞRETİM OKULU

Mehmet Akif Ersoy İlköğretim Okulunda 09/01/1995 senesinde göreve başladığımda, şimdi ilköğretim okulu olan bütün okullar ilkokuldu. İlkokulların ilköğretim okulu olmasıyla, bütün ilkokullar -bünyelerine ortaokulu da alarak- ilköğretim okulu oldu (1). Küçük bina ilkokul, büyük bina ise ortaokuldu. İlkokulun sınıf dağılımı; girişte solda 5. sınıf Şerife Barsal (Antalya), güneye bakan 1. sınıf Muhterem Bıyık (Kahramanmaraş), yanında 2. sınıf Gülay Şimşek (Düzce), kuzeye bakan 3. sınıf Ayhan Barsal (Antalya), yanında 4. sınıf Ruhan Huban Yüce (Hatay).. Ortaokulda ise; türkçe Zühtü Dursun, sosyal bilgiler Hediye  Alpdoğan (Nevşehir), fen bilgisi İlknur Elal (Balıkesir) ,Matematik Yakup Susam (Erdemli), Müdür Yardımcısı Fuat Ağdaş, müstahdem ise Sebahattin Şakar.. **Sebahattin Şakar deneyimli bir personeldi. Havaların ısınmasıyla birlikte, ilkokul binasında bütün sınıflar damlamaya başlamıştı. S. Şakar çatıdaki buzların atılması gerektiğini söyleyince, iki kürek alıp çatıya çıktık. Yazın da çatının yerinden oynamış bütün çivileri yenilendi. Ortaokul binasında, zemindeki wc. değişik zamanlarda tıkanıyordu. 1996 senesinde 23 Nisan günü bayram yerine gidecekken, tuvaletler tıkandı. Okulu, müdür muavini nezaretinde bayrama gönderip; S. Şakar, rahmetli Nihat Atar'la beraber wc'leri 2 günde yeniden yaptık. Okulun önü beton veya parke taş olmadığı için, öğrencilerin çamurlu ayakkabıları okulu kirletiyordu. Pancar Kooperatifinin önündeki demir paspası gece S. Şakar'la çalıp, okul girişine koyduk. **İlçe Kaymakamı Adil Kır tarafından Hükûmet binasının bodrum katında kurulan atölyede, imal edilen mont ve okul çantaları öğrenciye dağıtılmak üzere bütün okullara gönderiliyordu (2). Bir keresinde de Binali Gönder öğrenciye dağıtılmak üzere, Mürsel Güzel vasıtasıyla bir koli /32 adet ayakkabı göndermişti. Seçtiğimiz öğrenciler ayakkabı sayısından fazla olunca, mecburen eleme işlemi başlattık. Son kalan 2 öğrenciden birinin elenmesi gerekiyordu. İlk öğrenciye; -Baban, traktörü ne yaptı? -Fıat'ı satıp Massey Ferguson aldı. -Tamam, sınıfına git! **İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından İlköğretim Okulları arasında her sene bilgi yarışması tertip ediliyordu. Bilgi yarışmasını bizim okul kazanınca, ertesi sene yarışma yapılmadı. Rotasyon gereği okuldan ayrılıp, Metem'e geçtiğimde de yapılan bilgi yarışmasını M. A.Ersoy İlköğretim Okulu kazanmıştı. **Okulun fotokopisi bozulmuştu. Kemal Öztürk'ün kahvehanesinin yaklaşık 10 m. batısındaki fotokopici tamiri için 100 bin lira istedi. Paramız olmadığından yaptıramadık. Öğleden sonra okula geldiğimde makinanın çalıştığını gördüm. Cemal Uzun dedi ki; -Usta, makinayı açıp bozuk kutunun değişmesi gerektiğini söyledi. Bunlar gidince, kutuyu açtığımda birbirine bağlı iki kablonun koptuğunu gördüm. Radyocuda kaynatıp yerine taktım. **Okulun; güreş, kız-erkek voleybol ve futbol takımı vardı. Ortaokul, ilkokul ve anasınıfı öğrencileri, gösterilerini 23 Nisan Çocuk Bayramında sergilerdi. 23 nisan akşamı Halk Eğitimi Merkezi salonunda okul adına program yapılırdı (2). **İzmir'den gelen bir firma, Milli Eğitim Müdürlüğünden de onay alarak ilçedeki bütün okullarda deneme sınavı yaptı. Ertesi gün bu kişiler velileri telefonda arayıp evlerine giderek ansiklopedi satıp, senet imzalatmışlar. Ben de bütün mahalleyi dolaşıp senet imzalamamalarını söyledim. Kalorifer yakarak geçimini sağlayan, gariban XX'e dedim ki; -Bu adamlar, sizin evi çok beğenmişler. Senet imzalatıp evi elinizden alacaklar. Ertesi gün XX'in çocuğu okula geldi. Ne olduğunu sorduğumda, şöyle dedi; -Hocam, babam küreğin sapıyla, gelenleri mahallenin dışına kadar kovaladı.. **Erzurum kadın barları ekibi kurmuştuk. Erzurum'da yapılan yarışmada (sahne düzenleme dalında) birinci oldu. Davul-zurna ve yol masraflarını Kaymakamlık karşılamıştı. Trabzon'da yapılacak finallere, Kaymakamlığa masraf olmasın diye katılmadık. **Başarılı bir şekilde görevini yapan Müdür Yadımcımız Fuat Ağdaş'ın tayininin çıkması hepimizi üzdü. **Bütün okullarda teneffüs giriş ve çıkışlarında çan şeklinde zil çalıyordu. İstanbul'da irtibata geçtiğimiz bir okul piyasa değeri 400 dolar olan melodili zili ücretsiz olarak gönderdi. **Yıldırım Üner ve Hükmü Kızıltunç, egzersiz çalışması olarak okul adına izci ekibi kurmuştu. **İnternet, Google vs. daha yeni tanışmıştık ki, bir gün bilgisayar öğretmenimiz Ali Kemal Aydıner şöyle dedi; -Okulumuzun web sitesini kurdum. Bu haber bizi hayli heyecanlandırmıştı. **Soğuk bir kış günü okula tek faz elektrik geldiği için kaloriferin devridaim pompaları çalışmıyordu. İftara da 40-50 dk. vardı. Telefon açtığımızda TEK arıza ekibi gelip elektrik direğine çıktı. Uzun saçlı bir teknisyen, arıza TEK'ten kaynaklanmıyor diyerek gitti. Çok ısrar ettimse de kalorifer dairesine girmedi. Baba dostu Mürsel Güzel, okula gelip elektrik arızasını tamir etti. Mürsel Güzel'i her gördüğümde hürmette kusur etmemeye çalışırım. **Bir bahar günü sabahleyin bütün okul bahçesini bir saat içinde temizleyip, çöpü de mecburen dereye döktük. Odama gelip çalan telefonu açtığımda, konuşma diksiyonu güzel bir bayan son yaptığımız işlemin yanlış olduğunu kibarca söyledi. Özür diledikten sonra, mahallenin çöp bidonunu çalıp okul bahçesine getirdik. **Branş öğretmen değişikliğinde, haftalık ders programı yeniden düzenleniyordu. Sosyal bilgiler öğretmeni Hediye Alpdoğan, her zaman, ''Benim boş günüm salı veya perşembe olsun..'' derdi. Bir gün bunun sebebini sorduğumda; -Mareşal Fevzi Çakmak Hastanesi, bize salı ve perşembe günleri randevu veriyor başka gün gidersek dersim boş geçer, dedi. **Bir gün bir öğrencini annesi, okula gelip; -Senin yüzünden oğlum evden kaçtı, dedi. Öğrenci; ''Hayatımdan okul müdürü sorumludur..'' yazılı bir kâğıdı eve bırakıp kayboluyor. Meğerse öğrenci beni sinirlendirmek için pusula yazıp, evlerinin yanındaki kümese gizleniyor. **Okul bahçesinde yapılan karne ve anma törenleri için; aramızda topladığımız ve düğün paralarıyla, Erzurum Migrosta indirime düşen dokunmatik amfi ile Adnan Temuçin'den Bojidar marka kabin hoparlör almıştık. Törenden evvel, yaptığımız müzik yayını neticesinde, tören alanı çok kalabalık oluyordu. **Okulların çoğusunun trampet takımı olmasına rağmen bizim okulun yoktu. Alacak paramız da olmadığından, 1998 aralık ayında TOBB Başkanı Fuat Miras'a okul adına bir mektup yazdım. Bir hafta sonra okula gelen telefonda Ankara'ya gelip bando malzemelerini almamız isteniyordu (3). Aralık ayının son günlerinde bir ramazan günü trampetleri almaya gittim. TOBB'nin kamyonetiyle Ankara Garına geldik. TCDD Genel Müdürlüğüne gidip müdürün makamına çıkarak malzemelerin ücretsiz nakliyesi için yardım talep ettim. Yardımcısı, böyle bir yetkileri olmadığını söyledi. Ben; zahmet etmeyin ücretini ödeyip götüreyim dediğimde, Kars'lı olan Genel Müdür; -Buraya gelen hemşehrimin işini görmek benim boynumun borcu diyerek, yardımcısının Ankara Gar'ına giderek bu işi halletmesini söyledi. Müdür Yardımcısıyla, gar binasına geldiğimizde bütün gar personeli alarma geçti. **Milli Eğitim Şube Müdürü Aziz Güneş'in kızı okulda anasınıfı öğretmeni olarak göreve başladı. Sınıfımız olmadığından, küçük olan depoyu temizleyip sınıf olarak faaliyete geçirdik. Sınıf küçük olduğundan, idealist ve prensip sahibi öğretmen bundan muzdarip oluyordu. Her konuşmamızda rahatsızlığını dile getiriyordu. Sene sonunda dedim ki; -Eğer ilkokul binasının tuvaletlerini yeniden yaptırırsan odamı anasınıfı yapacağım. Bir hafta sonra Seyfeddin usta ve ekibi okula geldi.. **Hafta sonu ve yaz tatilinde okullar düğün için kirâlanıyordu. Önceleri para almıyordum. Daha sonra düğün sahiplerine, düğün orkestrayla mı yoksa müzik s etiyle mi olacak diye sorduğumda, düğünü orkestra ile yapacak olan düğün sahiplerine okulun banka hesap numarasını veriyordum. **Cumhuriyet İlköğretim Okulunda öğretmen olan Keziban yeşilyurt'un tayini bizim okula çıktı. 1 aylık çocukları olduğundan -yönetmelik gereği- annesinin her gün yarım saat eve gidip çocuğa bakması gerekiyordu. İdealist bir öğretmen olan eşi Hüseyin beye; -Tayinini bu okula yaptırdığı takdirde, çocuk ve bakıcısı için okulda bir oda tahsis edeceğimi, söyledim. Hüseyin bey 3 gün sonra atama kararnamesini okula getirdi. **Okulumuza; Milli Eğitim Bakanlığı, Dünya Bankası destekli bilgisayar laboratuvarı kurmuştu. Ayrıca büyük ekran televizyon, cd oynatıcı, tepegöz ve eğitim materyalleri gelmişti. Okulda oluşturulan sinema kulübü, haftanın belirli saatlerinde öğrencilere kovboy ve tarihi filmler izlettiriyordu. **Branş öğretmeni eksiğimiz olduğundan, ortaokulda bir dersimiz boş geçiyordu. Duyarlı veli olan Sebahattin Kalınay okula geldiğinde; -Çocukların bir dersi boş, ne olacak? -Beni şikâyet et. -Olur mu öyle şey. Ben seni nasıl şikâyet ederim.. -Sen sözümü tut. Ertesi gün öğretmen verildi. **Okulda hafta sonları ve hafta içi bazı günler kurs yapılıyordu. Lise Müdürü Ahmet Korucuk'a, başarılı son sınıf öğrencilerine üniversiteye yönelik matematik dersi anlatmak istediğimi söyledim. 20 civarında öğrenci her gün saat 10-12 arası okula geliyordu. **Okullarda özel yayınevlerinin paralı veya Milli Eğitim Bakanlığının ücretsiz dağıttığı kitâplar okutuluyordu. Tercih okul idaresine bırakılmıştı. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün deposundaki bütün kitâpları son sınıf öğrencileriyle okula taşıdık. **Şubat tatilinde, sabah okula gittiğimizde kalorifer kazanının suyunun boşaldığını gördük. İlkokul binasında çatı katındaki borunun donup patlamasından dolayı, kalorifer kazanının suyu boşalmıştı. Hemen bunu yapacak ustayı bulup boruyu tamir ettirdik. Sular tazyiksiz aktığından dereden taşıdığımız suyu büyükçe varile doldurup dalgıç pompasıyla kazana pompaladık. İkindiye doğru bu işlem bittiğinde, kazanı yakıp kalorifer çalışınca ilkokulun çatı katına çıkıp donmuş boruları küçük piknik tüplü sistemle ısıtıp buzların çözülme işlemini tamamladığımızda akşam olmuştu.   **MAE. İlköğretim Okulundan ayrılıp rotasyon gereği Metem'e geçtiğimde, Kaymakam Turgut Subaşı beni çağırıp, çocuklarına ücreti mukabilinde özel ders vermemi söyledi. Ben de ücret yerine, MAE. İlköğretim Okulunun dere kenarına çevre duvarı yaptırmasının daha uygun olacağını belirttim. **Her gün okula gelen Deli Murat, girişteki peteğin kenarında hem ısınır hem de çayını içerdi. Teneffüste gofretlerini satıp, bazı öğretmenlerin de falına baktıktan sonra keyifli bir şekilde giderdi. Okula bazen de Valilik onaylı, müzisyenler ve sihirbaz ekibi de gelirdi. **Okul bahçesine çam, leylak, asma söğüt ve meyve ağaçları dikmiştik. Ben ayrıldıktan sonra, okulun önüne diktiğimiz iki tane asma söğütün kesilmesine çok üzüldüm.   DİPNOTLAR 1-İlkokul iken, ilköğretim okulu olanlar: İbrahim Hakkı İlkokulu, Nef'i İlkokulu, Şehit Ali Çavuş İlkokulu, 13 Mart İlkokulu, Milli Egemenlik İlkokulu, Cumhuriyet İlkokulu, Nevin-Muhammet Özdemir İlkokulu. İlköğretim okullarının; odun, kömür, su, telefon ve elektrik ücretleri ile öğretmen ihtiyaçları İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından karşılanıyordu. 2- Kaymakamlık binasının bodrum katında terzi İlkay Yaşar nezaretinde, sigortalı 12 kursiyer tarafından yapılan ürünler, Kaymakamlık tarafından pazarlaması yapılıyordu. Daha sonra bu atölye, anlayamadığım bir sebeple üretimini bir şahsın çarşıda bulunan binasının 2. katında devam ettirdi. Daha sonra da kapandı /kapatıldı. 3- 23 Nisan Çocuk Bayramında hediyeleri verilen yarışmalar, önceden yapılıyordu. Yarışma öncesi pazar günü 1500 m. koşusu için çocuklar minibüsle Bulkasım köyü tarafına götürüldü. Yarışma ilçe stadında sonlanacaktı. Öğrencimiz Mecbure Geçit finişe yaklaşık 100 m. kala yavaşladı. Peşinden gelenler sollayacak gibiydi; -Mecbure, baban elinde çubukla seni dövmeye geliyor.. Dedikten sonra Mecbure 1. oldu. 3-Diğer tarafında bulunan ayarlanabilir 6 adet helezonik çelik tel sayesinde, trampetten farklı ve desibeli yüksek ses çıkıyordu. Trampetlerin aynısı 9. Kolordu Komutanlığında vardı.
Ekleme Tarihi: 19 Haziran 2025 -Perşembe
Suat ÖZARAS

MEHMET AKİF ERSOY İLKÖĞRETİM OKULU

Mehmet Akif Ersoy İlköğretim Okulunda 09/01/1995 senesinde göreve başladığımda, şimdi ilköğretim okulu olan bütün okullar ilkokuldu. İlkokulların ilköğretim okulu olmasıyla, bütün ilkokullar -bünyelerine ortaokulu da alarak- ilköğretim okulu oldu (1). Küçük bina ilkokul, büyük bina ise ortaokuldu. İlkokulun sınıf dağılımı; girişte solda 5. sınıf Şerife Barsal (Antalya), güneye bakan 1. sınıf Muhterem Bıyık (Kahramanmaraş), yanında 2. sınıf Gülay Şimşek (Düzce), kuzeye bakan 3. sınıf Ayhan Barsal (Antalya), yanında 4. sınıf Ruhan Huban Yüce (Hatay).. Ortaokulda ise; türkçe Zühtü Dursun, sosyal bilgiler Hediye  Alpdoğan (Nevşehir), fen bilgisi İlknur Elal (Balıkesir) ,Matematik Yakup Susam (Erdemli), Müdür Yardımcısı Fuat Ağdaş, müstahdem ise Sebahattin Şakar..


**Sebahattin Şakar deneyimli bir personeldi. Havaların ısınmasıyla birlikte, ilkokul binasında bütün sınıflar damlamaya başlamıştı. S. Şakar çatıdaki buzların atılması gerektiğini söyleyince, iki kürek alıp çatıya çıktık. Yazın da çatının yerinden oynamış bütün çivileri yenilendi. Ortaokul binasında, zemindeki wc. değişik zamanlarda tıkanıyordu. 1996 senesinde 23 Nisan günü bayram yerine gidecekken, tuvaletler tıkandı. Okulu, müdür muavini nezaretinde bayrama gönderip; S. Şakar, rahmetli Nihat Atar'la beraber wc'leri 2 günde yeniden yaptık. Okulun önü beton veya parke taş olmadığı için, öğrencilerin çamurlu ayakkabıları okulu kirletiyordu. Pancar Kooperatifinin önündeki demir paspası gece S. Şakar'la çalıp, okul girişine koyduk.


**İlçe Kaymakamı Adil Kır tarafından Hükûmet binasının bodrum katında kurulan atölyede, imal edilen mont ve okul çantaları öğrenciye dağıtılmak üzere bütün okullara gönderiliyordu (2). Bir keresinde de Binali Gönder öğrenciye dağıtılmak üzere, Mürsel Güzel vasıtasıyla bir koli /32 adet ayakkabı göndermişti. Seçtiğimiz öğrenciler ayakkabı sayısından fazla olunca, mecburen eleme işlemi başlattık. Son kalan 2 öğrenciden birinin elenmesi gerekiyordu. İlk öğrenciye;
-Baban, traktörü ne yaptı?
-Fıat'ı satıp Massey Ferguson aldı.
-Tamam, sınıfına git!


**İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından İlköğretim Okulları arasında her sene bilgi yarışması tertip ediliyordu. Bilgi yarışmasını bizim okul kazanınca, ertesi sene yarışma yapılmadı. Rotasyon gereği okuldan ayrılıp, Metem'e geçtiğimde de yapılan bilgi yarışmasını M. A.Ersoy İlköğretim Okulu kazanmıştı.


**Okulun fotokopisi bozulmuştu. Kemal Öztürk'ün kahvehanesinin yaklaşık 10 m. batısındaki fotokopici tamiri için 100 bin lira istedi. Paramız olmadığından yaptıramadık. Öğleden sonra okula geldiğimde makinanın çalıştığını gördüm. Cemal Uzun dedi ki;
-Usta, makinayı açıp bozuk kutunun değişmesi gerektiğini söyledi. Bunlar gidince, kutuyu açtığımda birbirine bağlı iki kablonun koptuğunu gördüm. Radyocuda kaynatıp yerine taktım.


**Okulun; güreş, kız-erkek voleybol ve futbol takımı vardı. Ortaokul, ilkokul ve anasınıfı öğrencileri, gösterilerini 23 Nisan Çocuk Bayramında sergilerdi. 23 nisan akşamı Halk Eğitimi Merkezi salonunda okul adına program yapılırdı (2).


**İzmir'den gelen bir firma, Milli Eğitim Müdürlüğünden de onay alarak ilçedeki bütün okullarda deneme sınavı yaptı. Ertesi gün bu kişiler velileri telefonda arayıp evlerine giderek ansiklopedi satıp, senet imzalatmışlar. Ben de bütün mahalleyi dolaşıp senet imzalamamalarını söyledim. Kalorifer yakarak geçimini sağlayan, gariban XX'e dedim ki;


-Bu adamlar, sizin evi çok beğenmişler. Senet imzalatıp evi elinizden alacaklar. Ertesi gün XX'in çocuğu okula geldi. Ne olduğunu sorduğumda, şöyle dedi;


-Hocam, babam küreğin sapıyla, gelenleri mahallenin dışına kadar kovaladı..
**Erzurum kadın barları ekibi kurmuştuk. Erzurum'da yapılan yarışmada (sahne düzenleme dalında) birinci oldu. Davul-zurna ve yol masraflarını Kaymakamlık karşılamıştı. Trabzon'da yapılacak finallere, Kaymakamlığa masraf olmasın diye katılmadık.
**Başarılı bir şekilde görevini yapan Müdür Yadımcımız Fuat Ağdaş'ın tayininin çıkması hepimizi üzdü.
**Bütün okullarda teneffüs giriş ve çıkışlarında çan şeklinde zil çalıyordu. İstanbul'da irtibata geçtiğimiz bir okul piyasa değeri 400 dolar olan melodili zili ücretsiz olarak gönderdi.
**Yıldırım Üner ve Hükmü Kızıltunç, egzersiz çalışması olarak okul adına izci ekibi kurmuştu.
**İnternet, Google vs. daha yeni tanışmıştık ki, bir gün bilgisayar öğretmenimiz Ali Kemal Aydıner şöyle dedi;
-Okulumuzun web sitesini kurdum. Bu haber bizi hayli heyecanlandırmıştı.
**Soğuk bir kış günü okula tek faz elektrik geldiği için kaloriferin devridaim pompaları çalışmıyordu. İftara da 40-50 dk. vardı. Telefon açtığımızda TEK arıza ekibi gelip elektrik direğine çıktı. Uzun saçlı bir teknisyen, arıza TEK'ten kaynaklanmıyor diyerek gitti. Çok ısrar ettimse de kalorifer dairesine girmedi. Baba dostu Mürsel Güzel, okula gelip elektrik arızasını tamir etti. Mürsel Güzel'i her gördüğümde hürmette kusur etmemeye çalışırım.


**Bir bahar günü sabahleyin bütün okul bahçesini bir saat içinde temizleyip, çöpü de mecburen dereye döktük. Odama gelip çalan telefonu açtığımda, konuşma diksiyonu güzel bir bayan son yaptığımız işlemin yanlış olduğunu kibarca söyledi. Özür diledikten sonra, mahallenin çöp bidonunu çalıp okul bahçesine getirdik.


**Branş öğretmen değişikliğinde, haftalık ders programı yeniden düzenleniyordu. Sosyal bilgiler öğretmeni Hediye Alpdoğan, her zaman, ''Benim boş günüm salı veya perşembe olsun..'' derdi. Bir gün bunun sebebini sorduğumda;


-Mareşal Fevzi Çakmak Hastanesi, bize salı ve perşembe günleri randevu veriyor başka gün gidersek dersim boş geçer, dedi.
**Bir gün bir öğrencini annesi, okula gelip;


-Senin yüzünden oğlum evden kaçtı, dedi. Öğrenci; ''Hayatımdan okul müdürü sorumludur..'' yazılı bir kâğıdı eve bırakıp kayboluyor. Meğerse öğrenci beni sinirlendirmek için pusula yazıp, evlerinin yanındaki kümese gizleniyor.


**Okul bahçesinde yapılan karne ve anma törenleri için; aramızda topladığımız ve düğün paralarıyla, Erzurum Migrosta indirime düşen dokunmatik amfi ile Adnan Temuçin'den Bojidar marka kabin hoparlör almıştık. Törenden evvel, yaptığımız müzik yayını neticesinde, tören alanı çok kalabalık oluyordu.


**Okulların çoğusunun trampet takımı olmasına rağmen bizim okulun yoktu. Alacak paramız da olmadığından, 1998 aralık ayında TOBB Başkanı Fuat Miras'a okul adına bir mektup yazdım. Bir hafta sonra okula gelen telefonda Ankara'ya gelip bando malzemelerini almamız isteniyordu (3). Aralık ayının son günlerinde bir ramazan günü trampetleri almaya gittim. TOBB'nin kamyonetiyle Ankara Garına geldik. TCDD Genel Müdürlüğüne gidip müdürün makamına çıkarak malzemelerin ücretsiz nakliyesi için yardım talep ettim. Yardımcısı, böyle bir yetkileri olmadığını söyledi. Ben; zahmet etmeyin ücretini ödeyip götüreyim dediğimde, Kars'lı olan Genel Müdür;


-Buraya gelen hemşehrimin işini görmek benim boynumun borcu diyerek, yardımcısının Ankara Gar'ına giderek bu işi halletmesini söyledi. Müdür Yardımcısıyla, gar binasına geldiğimizde bütün gar personeli alarma geçti.


**Milli Eğitim Şube Müdürü Aziz Güneş'in kızı okulda anasınıfı öğretmeni olarak göreve başladı. Sınıfımız olmadığından, küçük olan depoyu temizleyip sınıf olarak faaliyete geçirdik. Sınıf küçük olduğundan, idealist ve prensip sahibi öğretmen bundan muzdarip oluyordu. Her konuşmamızda rahatsızlığını dile getiriyordu. Sene sonunda dedim ki;
-Eğer ilkokul binasının tuvaletlerini yeniden yaptırırsan odamı anasınıfı yapacağım. Bir hafta sonra Seyfeddin usta ve ekibi okula geldi..


**Hafta sonu ve yaz tatilinde okullar düğün için kirâlanıyordu. Önceleri para almıyordum. Daha sonra düğün sahiplerine, düğün orkestrayla mı yoksa müzik s

etiyle mi olacak diye sorduğumda, düğünü orkestra ile yapacak olan düğün sahiplerine okulun banka hesap numarasını veriyordum.
**Cumhuriyet İlköğretim Okulunda öğretmen olan Keziban yeşilyurt'un tayini bizim okula çıktı. 1 aylık çocukları olduğundan -yönetmelik gereği- annesinin her gün yarım saat eve gidip çocuğa bakması gerekiyordu. İdealist bir öğretmen olan eşi Hüseyin beye;
-Tayinini bu okula yaptırdığı takdirde, çocuk ve bakıcısı için okulda bir oda tahsis edeceğimi, söyledim. Hüseyin bey 3 gün sonra atama kararnamesini okula getirdi.


**Okulumuza; Milli Eğitim Bakanlığı, Dünya Bankası destekli bilgisayar laboratuvarı kurmuştu. Ayrıca büyük ekran televizyon, cd oynatıcı, tepegöz ve eğitim materyalleri gelmişti. Okulda oluşturulan sinema kulübü, haftanın belirli saatlerinde öğrencilere kovboy ve tarihi filmler izlettiriyordu.
**Branş öğretmeni eksiğimiz olduğundan, ortaokulda bir dersimiz boş geçiyordu. Duyarlı veli olan Sebahattin Kalınay okula geldiğinde;
-Çocukların bir dersi boş, ne olacak?
-Beni şikâyet et.
-Olur mu öyle şey. Ben seni nasıl şikâyet ederim..
-Sen sözümü tut.
Ertesi gün öğretmen verildi.


**Okulda hafta sonları ve hafta içi bazı günler kurs yapılıyordu. Lise Müdürü Ahmet Korucuk'a, başarılı son sınıf öğrencilerine üniversiteye yönelik matematik dersi anlatmak istediğimi söyledim. 20 civarında öğrenci her gün saat 10-12 arası okula geliyordu.


**Okullarda özel yayınevlerinin paralı veya Milli Eğitim Bakanlığının ücretsiz dağıttığı kitâplar okutuluyordu. Tercih okul idaresine bırakılmıştı. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünün deposundaki bütün kitâpları son sınıf öğrencileriyle okula taşıdık.


**Şubat tatilinde, sabah okula gittiğimizde kalorifer kazanının suyunun boşaldığını gördük. İlkokul binasında çatı katındaki borunun donup patlamasından dolayı, kalorifer kazanının suyu boşalmıştı. Hemen bunu yapacak ustayı bulup boruyu tamir ettirdik. Sular tazyiksiz aktığından dereden taşıdığımız suyu büyükçe varile doldurup dalgıç pompasıyla kazana pompaladık. İkindiye doğru bu işlem bittiğinde, kazanı yakıp kalorifer çalışınca ilkokulun çatı katına çıkıp donmuş boruları küçük piknik tüplü sistemle ısıtıp buzların çözülme işlemini tamamladığımızda akşam olmuştu.  


**MAE. İlköğretim Okulundan ayrılıp rotasyon gereği Metem'e geçtiğimde, Kaymakam Turgut Subaşı beni çağırıp, çocuklarına ücreti mukabilinde özel ders vermemi söyledi. Ben de ücret yerine, MAE. İlköğretim Okulunun dere kenarına çevre duvarı yaptırmasının daha uygun olacağını belirttim.


**Her gün okula gelen Deli Murat, girişteki peteğin kenarında hem ısınır hem de çayını içerdi. Teneffüste gofretlerini satıp, bazı öğretmenlerin de falına baktıktan sonra keyifli bir şekilde giderdi. Okula bazen de Valilik onaylı, müzisyenler ve sihirbaz ekibi de gelirdi.


**Okul bahçesine çam, leylak, asma söğüt ve meyve ağaçları dikmiştik. Ben ayrıldıktan sonra, okulun önüne diktiğimiz iki tane asma söğütün kesilmesine çok üzüldüm.

 

DİPNOTLAR
1-İlkokul iken, ilköğretim okulu olanlar: İbrahim Hakkı İlkokulu, Nef'i İlkokulu, Şehit Ali Çavuş İlkokulu, 13 Mart İlkokulu, Milli Egemenlik İlkokulu, Cumhuriyet İlkokulu, Nevin-Muhammet Özdemir İlkokulu. İlköğretim okullarının; odun, kömür, su, telefon ve elektrik ücretleri ile öğretmen ihtiyaçları İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından karşılanıyordu.

2- Kaymakamlık binasının bodrum katında terzi İlkay Yaşar nezaretinde, sigortalı 12 kursiyer tarafından yapılan ürünler, Kaymakamlık tarafından pazarlaması yapılıyordu. Daha sonra bu atölye, anlayamadığım bir sebeple üretimini bir şahsın çarşıda bulunan binasının 2. katında devam ettirdi. Daha sonra da kapandı /kapatıldı.

3- 23 Nisan Çocuk Bayramında hediyeleri verilen yarışmalar, önceden yapılıyordu. Yarışma öncesi pazar günü 1500 m. koşusu için çocuklar minibüsle Bulkasım köyü tarafına götürüldü. Yarışma ilçe stadında sonlanacaktı. Öğrencimiz Mecbure Geçit finişe yaklaşık 100 m. kala yavaşladı. Peşinden gelenler sollayacak gibiydi;
-Mecbure, baban elinde çubukla seni dövmeye geliyor.. Dedikten sonra Mecbure 1. oldu.

3-Diğer tarafında bulunan ayarlanabilir 6 adet helezonik çelik tel sayesinde, trampetten farklı ve desibeli yüksek ses çıkıyordu. Trampetlerin aynısı 9. Kolordu Komutanlığında vardı.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gazetepasinler.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.