Osman Nuri TORAMAN
Köşe Yazarı
Osman Nuri TORAMAN
 

Yolsuzluk, Rüşvet ve Paralel Devlet iddiası…

17 aralıkta başlayan yolsuzluk depremi, Daha şiddetli artçı sarsıntılarıyla ve olanca hızıyla devam ediyor. Ortalık toz duman. Gelişmeler baş döndürücü bir hızda ve yetişmekte zorlanıyoruz. Durum öyle bir hal aldı ki, Devlet adeta kilitlendi ve sistem çökmek üzere. Olaylara bakıp,anlamaya çalışırkenDuygularımızla değil aklımızla hareket etmek zorundayız. Hoşa gideni yazmak doğruyu yazmak değildir. Doğruları yazmak,objektif olmak zorundayız. 17 aralık operasyonu ile ortaya çıkan ayakkabı kutularındaki paralar,evdeki kasalar,para sayma makineleri belli bir kesimde sevinçle karşılandı ve gelişmeler keyifle takip edildi. Ancak aradan daha 10 gün bile  geçmeden, Bunun Yolsuzluk ve rüşvet operasyonuyla su yüzüne çıkan, Bir “iktidar ve güç” paylaşımı savaşı olduğu ortaya çıktı. Dün iktidarı paylaşanlar, Ülkeyi birlikte yönetenler, Bugün birbirine girmiş kavga eder haldedir. Yürütme yargıya,emniyete müdahale eder hale gelmiştir. Yargılama sürecini baskı altına almaya çalışmaktadır. Bu yolla yolsuzluk dosyalarının üzerine gidilmesini engelleme gayretindedir. Şimdi vatandaş kendisini dünden daha güvensiz-korunaksız hissetmeye başladı… Bu kavga Hükümeti,ülkeyi yönetemez hale getirmiştir. Bu yolsuzluk ve rüşvet iddialarını dış güçler,İsrail,hızlı tren,tüp geçit istemeyenler yada faiz lobisi söylemleriyle perdelemek mümkün mü..?! Durum öyle bir hal aldı ki; Bakan; “Her ne yaptıysam Başbakan’ın emriyle yaptım..” Savcı;"Operasyon yapacaktım,polis emrimi yerine getirmedi..."Başsavcı;"Sizlere bir kağıt dağıtıldı bir savcımız tarafından.Yalan yanlış bilgiler verildi..." der hale geldi. Şu anda,Yargı ile polis kavgalı. Polis ve Yargı kendi içinde birbirleriyle çekişiyor. Yürütme yani hükümet hepsiyle kavgalı. Bir Cumhuriyet savcısı,tarihte ilk kez basına bildiri dağıtabiliyor. Şunu tekrar etmeliyim ki, Hukuk ve adalet herkese eşit mesafede olmalıdır. Doğru tektir. Dün; Ergenekon ve Balyoz vs. gibi davalarda asker ve siviller yargılanırken oluşan hukuksuzluklara,haksızlıklara nasıl karşı çıktıysak, Bugün de oluşabilecek hukuksuzluklara,haksızlıklara İllegal yapılara aynı şekilde karşı çıkabilmeliyiz. Unutmayalım ki, Tarafsız ve bağımsız yargı hepimize lazım. Şunun artık kabul edilmesi gerekir. Ortada bir rüşvet ve yolsuzluk var. Hükümetin,bu hırsızlığın altından kalkması zor görünüyor. Hırsızlık,rüşvet yada yolsuzluk mutlaka üzerine gidilmesi gereken bir illettir. Kim yetim hakkını çalmışsa cezalandırılmalı,kamu vicdanı rahatlatılmalıdır. Son yaşananların bir boyutu olan, Hırsızlık ve yolsuzlukla alakalı bunları yazdıktan sonra. Diğer boyutu hakkında da, Şunu rahatlıkla söyleyebilirim.. Eğer ortada illegal bir vesayet tehlikesi varsa, Ülkede PARALEL DEVLET yapılanması varsa, Bu yapı gücü,iktidarı ele geçirmeye çalışıyorsa, Bizler buna karşı çıkıp,legal siyasetin yani MECLİSİN yanında olmalıyız. Son olarak şunu da eklemeliyim. Türkiye’nin bu sıkışık ve sancılı süreçten mümkün olan en az hasarla çıkabilmesi, Felç olan Devlet aygıtının tekrar işler hale gelebilmesinin tek yolu erken bir genel seçim olarak görünüyor. Umarım fazla geç olmadan bu seçenek hayata geçirilir… Son söz; Bu gemi artık su alıyor..!
Ekleme Tarihi: 28 Aralık 2013 - Cumartesi
Osman Nuri TORAMAN

Yolsuzluk, Rüşvet ve Paralel Devlet iddiası…

17 aralıkta başlayan yolsuzluk depremi,

Daha şiddetli artçı sarsıntılarıyla ve olanca hızıyla devam ediyor.

Ortalık toz duman.

Gelişmeler baş döndürücü bir hızda ve yetişmekte zorlanıyoruz.

Durum öyle bir hal aldı ki,

Devlet adeta kilitlendi ve sistem çökmek üzere.

Olaylara bakıp,anlamaya çalışırken
Duygularımızla değil aklımızla hareket etmek zorundayız.

Hoşa gideni yazmak doğruyu yazmak değildir.

Doğruları yazmak,objektif olmak zorundayız.

17 aralık operasyonu ile ortaya çıkan ayakkabı kutularındaki paralar,evdeki kasalar,para sayma makineleri belli bir kesimde sevinçle karşılandı ve gelişmeler keyifle takip edildi.

Ancak aradan daha 10 gün bile  geçmeden,

Bunun Yolsuzluk ve rüşvet operasyonuyla su yüzüne çıkan,

Bir “iktidar ve güç” paylaşımı savaşı olduğu ortaya çıktı.

Dün iktidarı paylaşanlar,

Ülkeyi birlikte yönetenler,

Bugün birbirine girmiş kavga eder haldedir.

Yürütme yargıya,emniyete müdahale eder hale gelmiştir.

Yargılama sürecini baskı altına almaya çalışmaktadır.

Bu yolla yolsuzluk dosyalarının üzerine gidilmesini engelleme gayretindedir.

Şimdi vatandaş kendisini dünden daha güvensiz-korunaksız hissetmeye başladı…

Bu kavga Hükümeti,ülkeyi yönetemez hale getirmiştir.

Bu yolsuzluk ve rüşvet iddialarını dış güçler,İsrail,hızlı tren,tüp geçit istemeyenler yada faiz lobisi söylemleriyle perdelemek mümkün mü..?!

Durum öyle bir hal aldı ki;

Bakan;

“Her ne yaptıysam Başbakan’ın emriyle yaptım..”

Savcı;
"Operasyon yapacaktım,polis emrimi yerine getirmedi..."
Başsavcı;
"Sizlere bir kağıt dağıtıldı bir savcımız tarafından.Yalan yanlış bilgiler verildi..." der hale geldi.

Şu anda,
Yargı ile polis kavgalı.

Polis ve Yargı kendi içinde birbirleriyle çekişiyor.

Yürütme yani hükümet hepsiyle kavgalı.

Bir Cumhuriyet savcısı,tarihte ilk kez basına bildiri dağıtabiliyor.

Şunu tekrar etmeliyim ki,

Hukuk ve adalet herkese eşit mesafede olmalıdır.

Doğru tektir.

Dün;

Ergenekon ve Balyoz vs. gibi davalarda asker ve siviller yargılanırken oluşan hukuksuzluklara,haksızlıklara nasıl karşı çıktıysak,

Bugün de oluşabilecek hukuksuzluklara,haksızlıklara

İllegal yapılara aynı şekilde karşı çıkabilmeliyiz.

Unutmayalım ki,

Tarafsız ve bağımsız yargı hepimize lazım.

Şunun artık kabul edilmesi gerekir.

Ortada bir rüşvet ve yolsuzluk var.

Hükümetin,bu hırsızlığın altından kalkması zor görünüyor.

Hırsızlık,rüşvet yada yolsuzluk mutlaka üzerine gidilmesi gereken bir illettir.

Kim yetim hakkını çalmışsa cezalandırılmalı,kamu vicdanı rahatlatılmalıdır.

Son yaşananların bir boyutu olan,

Hırsızlık ve yolsuzlukla alakalı bunları yazdıktan sonra.

Diğer boyutu hakkında da,

Şunu rahatlıkla söyleyebilirim..

Eğer ortada illegal bir vesayet tehlikesi varsa,

Ülkede PARALEL DEVLET yapılanması varsa,

Bu yapı gücü,iktidarı ele geçirmeye çalışıyorsa,

Bizler buna karşı çıkıp,legal siyasetin yani MECLİSİN yanında olmalıyız.

Son olarak şunu da eklemeliyim.

Türkiye’nin bu sıkışık ve sancılı süreçten mümkün olan en az hasarla çıkabilmesi,

Felç olan Devlet aygıtının tekrar işler hale gelebilmesinin tek yolu erken bir genel seçim olarak görünüyor.

Umarım fazla geç olmadan bu seçenek hayata geçirilir…

Son söz;

Bu gemi artık su alıyor..!

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gazetepasinler.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

deneme bonusu veren siteler acotr.org deneme bonusu veren siteler 2023 deneme bonusu veren siteler güzel sözler deneme bonusu veren siteler