Geçenlerde iki gazetede uzunca bir isim listesi yayınlandı.
Birileri,
Tam 7.000 kişiyi dinlemiş.
Hatta Başbakan'a göre,
’Devletin kriptolu telefonlarını bile..’ dinlemişler.
Dinlenenler arasında,
Cumhurbaşkanı.
Başbakan.
İçişleri Bakanı.
MİT müsteşarı.
Bakanlar.
Milletvekilleri.
Bürokratlar.
Sanatçılar’da var.
Anlaşılan o ki,
Herkesi dinlemişler,kayıt altına almışlar.
Bunu da;
Devlet içindeki "Çete" yada "Paralel Devlet" denilen bir organizasyon yapmış.
Bu iddialar doğru mudur,değil midir bilemem.
Ancak bu iddia doğruysa bu çok “vahim” bir durumdur.
Çünkü;
Bu iddialar doğruysa,
Devletin gözü kulağı olan MİT’in Müsteşarını,
Güvenliğimizden sorumlu olan İçişleri Bakanı’nı bile dinlemişler.
Onlar dinlerken,
Devleti yönetenlerden,istihbarat kurumlarından kimsenin ruhu bile duymamış.
Bundan daha ciddi bir şey olabilir mi.?
Burada asıl önemli olan şey.
Bu listenin uzun zamandır biliniyor,saklanıyor olması ve yeni ortaya çıkarılmasıdır.
Aslına bakarsanız,
Aklımda bir çok soru var.
Bunlardan bazılarını seslendirmek istiyorum.
Ve,
Merak ediyorum;
Tüm bu dinleme kayıtlarını bir Organizasyon yada Çete yapabilmişse.
Bu çete Devleti yöneten herkesi ayrım yapmaksızın dinleyebilmişse.
Devletin en tepe noktalarında ki bu insanları,
Mesela;
Yunanistan.
Suriye.
İran.
Irak yada başka bir devlet veya pkk bile dinlemiş olamaz mı.?
Devletimizi yönetenleri,
En kritik noktalarda bulunan bürokratlarımızı,
Bakanlarımızı.
Bir "organizasyon" yada “çete” dinleyebildiğine göre,
Başkaları da,
Yani;
Başka örgüt yada Devletlerde dinlemiş olabilir.
Böylesi bir durum,
Bir Devlet ve onun yöneticileri için “Utançtır”
Peki;
Onlar milleti dinlerken,
Devleti yönetenler ne yapıyormuş.?
Tüm bu dinlemeler.
7.000 kişilik dinleme listesi;
Türkiye Cumhuriyeti Devleti için "Skandal" ve “Acizlik” değil midir.?
İki gazetenin yayınladığı bu listeyle,
Devletimizin itibarı “İki paralık” olmuştur.
Koskoca Devlet.
Kendini dinleyenlerden haberdar olamamış.
Kriptolu telefonları bile dinlenmiş.
Koca koca istihbarat birimleri,bizi yönetenler meğer ayakta uyuyormuş ta haberimiz yokmuş.!
Böylesi bir durum,
5.000 yıllık Devlet geleneğinden gelmesiyle övünen Türkiye için kabul edilemez bir durumdur.
Bu Devlet kimlere emanetmiş.
İki gazete sayesinde ve 7.000 kişilik Utanç Listesiyle,
Ses ve görüntü kayıtlarıyla öğrenmiş olduk.
Akıl alır şey değil..!
Kim bilir;
Daha neler göreceğiz.?
Neler duyacağız.?
Bundan sonra gelişecek,ortaya çıkacak hiçbir olay beni şaşırtamaz artık.
Son Söz;
Devlet yönetimi ciddiyet ve dikkat ister..!