CUMHURBAŞKANLIĞII HÜKÜMET SİSTEMİNİN SIYIRDIĞI MASKELER BİRER BİRER DÜŞÜYOR!..

Güncel 12.04.2017 - 08:39, Güncelleme: 31.08.2023 - 05:00
 

CUMHURBAŞKANLIĞII HÜKÜMET SİSTEMİNİN SIYIRDIĞI MASKELER BİRER BİRER DÜŞÜYOR!..

CUMHURBAŞKANLIĞII HÜKÜMET SİSTEMİNİN SIYIRDIĞI MASKELER BİRER BİRER DÜŞÜYOR!..
Çok az bir zaman kalan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Referandumu oylamasının uyandırdığı etkiye dayalı yankıları gelmeye devam ediyor. Oylama günü yaklaştıkça yavaş yavaş netleşmeye başlayan sonuçlardan derinlemesine rahatsızlık duyan çevrelerin feryat ve figanları  sadece sahiplerine yeri göğü sallama hissi verse de, esasında sabit duran yerin ve göğün yanı başında sallananların kendileri olduğunu 16 Nisan akşamı uyanacakları gaflet uykusuyla beraber anlayacaklarını umuyoruz. Anlayanlar belki kendi beden, hayal, rüya ve düşünce teknolojilerini yeniden elden geçirip makul fabrika ayarları sınırlarına döneceklerdir. Çünkü beşer için hata kaçınılmazdır ve önemli olanın da yaşanılan musibetleri nasihate ve öğrenmeye dönüştürmektir. Ancak her zaman olduğu gibi bu sefer de bu aziz milletin kanını eme meme kursaklarına doldurdukları irin ve kanlardan beslenen vatan haini ve Türk – İslâm Milletinin ezeli ve ebedi düşmanları terör odakları yeni arayışlara yönelecek, yeni kirli ittifaklar oluşturmaya çalışacaklar, salya yalayarak sım sıkı oturacakları daha konforlu kucaklar arayacaklardır. Görüldüğü gibi o kucaklar açılmaya başlamış, salayalar yığılmış, kuvvet macunları paket paket kenara köşeye sıkıştırılmıştır. PKK ve türevi olan terör örgütleri geçmişten günümüze tüm katliam,  vahşet, kalleşlik, vatana ihanet, dinsizlik, fuhuş, uyuşturucu ve benzeri her ne varsa tüm ayrıntılarıyla deşifre edilmiş, vatan ve millet sevdalısı kahraman güvenlik güçleri ve bölgenin her yerinde canla başla mücadele veren yiğit korucularımız ve devletinden ve aziz milletinden yana taraf olan bölge halkıyla beraber o satılmışlara gereken cevabı veriyor. Şehitlerimizin kanlarının yerde kalmadığını, teker teker o hainlerin cehennemi boyladıklarını duyuyoruz. Bu aziz milletin bağrından çıkan, şer odaklarının her türlü kalkışmalarını kaynağında boğan, her türlü milli ve manevi değerlerimizin koruyucusu, irfanı ve vicdanı hür, vatan ve millet sevdalısı Türk oğlu Türk Polis Teşkilatımızın 172. Kuruluş yılını derin sevgi ve saygılarımla kutluyorum. Vatan savunmasında hep bayrak elde önde olan, bin bir türlü münafıklık ve desiseyle içlerine sızan en alt eviyeden en üst rütbelisine kadar milli, yerli ve öz değerlerinden uzaklaşmış ve ölçüsü ihanete varacak şekilde tüm mahremlerini okyanuslar ötesi pazarlara süren virüslerden temizlenmiş civanmert Alperenleri selamlıyorum. Size kalkan eller kırılsın, sizi sevmeyenlerin hiç seveni olmasın, size hor bakan kem gözler kör olsun, Rabbim sizi korusun. Biliyoruz işiniz kolay değil. Hiç dillendirmediğiniz sorunlarınız var. Devlet büyüklerimizin mutlaka uzman ve devlet ve milletten taraf olan akademisyenlerden kurulacak bir komisyon tarafından bu sorunlar masaya yatırılmalı ve bu kahramanların sevdaları ana sütü gibi helalleri olan katma değerlerle daha fazla desteklenmelidir. Bu destekler onlar için mutlaka can suları olacak ve şer odaklarının dizlerinin bağı çözülecektir. İşte o vatan hainlerinin satıldıkları ve kucak arabalarına bindikleri ağaları nezdinde değer kazandıran Müslüman Türk Milleti düşmanlığı düşünce formundaki kripto, vatana ve millete ihanetleri eylem ve söylemleriyle sabit paralel cemaat yapılanmasının ve ilerde daha da netleşecek olan türevlerinin işledikleri cinayet, cinayete teşebbüs, siyasi ve ekonomik yıkım faaliyetleri de aynı şekilde artık su yüzüne çıkmaya başlamıştır. Bu cinayet ve suikastları şimdilik tek tek açıklamayacağım. Ancak bu hain yapıların aktif eylem ve infaz timlerinin yürüttükleri ticari faaliyetlerle kamufle olmuş bir vaziyette ve hatta varlıklı bir yaşam sahibi olarak etkinliklerini devam ettiriyorlar. Bu infaz tertipçilerinin ellerinin altında esrarcı, sarhoş ve kadın ticareti yapan alt takım ve mangaları vardır. Bu kişilerin ana görevi; o yerleşim biriminde yetişen, ülkesi ve milleti için gözünü kırpmadan canını vermeye hazır gençleri bulmak ve o kirli yapıya kazandırmaktır. Bunu yaparken kendileri hep perde arkasında ve başka yapılar içerisinde kamufle durumundadırlar. Eğer bunu başaramaz ve o altın gençleri kazanamazlarsa, işte o zaman infaz timleri harekete geçirilir ve suikastlar değişik şekillerde gerçekleştirilir. Bu zaman zaman arkadaşlarıyla kaldıkları öğrenci evlerinin: “Niye gürültü yapıyorsunuz?” Diye basılarak işte o sarhoş ve esrarcılara cinayetler işletilir ve sıradan adi bir suç olarak dava edilmesi sağlanır. Plânladıkları cinayetler hasbelkader bekledikleri gibi olmaz ve dava mahkemelere intikal ederse, işte o zaman bu takım hemen devreye girer ve tarafları davadan vazgeçirerek tetikçilerini kurtarmaya çalışırlar. Geçmişten gelen itibarlarını da burada devreye sokarlar. Yok etmeye çalıştıkları gençler muhtemelen ülkücü gençlerdir ve Ülkü Ocaklarıdır. Daha önce içerisine sızarak birçok vatan ve millet sevdalısı gencin hayatını söndüren bu çete mensuplarına sağlanan mali ve sosyal imkânların karşılığı sergiledikleri o eylemlerdir. Bir türlü ele geçiremedikleri vatan ve millet sevdalısı gençlerimizin hayatları bu hainlerden dolayı tehlikededir. Devlet büyüklerimize bu konuda hiç vakit geçirmeden tedbir alınmasını ve mutlaka takip ve araştırma ekiplerinin kurulmasını öneriyorum. Bu konuda elinde belge ve bilgi olan, benzer sebeplerden dolayı hedef seçilmiş insanların sağlayacakları katkılar çok önemli ve belirleyici olacaktır. Ülkemizde işlenen siyasi ve nedeni belli olmayan cinayetlerin bu bakış açısıyla incelenmesi sonucunda ifade etmeye çalıştığım gerçekler sesli bir şekilde dillendiriliyor. Necip Hablemitoğlu, Uğur Mumcu, Adnan Kahveci, Rahip Santora, Malatya’daki kitapevi cinayetleri, Turgut Özal suikasti, Eşref Bitlis Paşanın helikopterinin düşürülmesi, Muhsin Yazıcıoğlu’na düzenlenen suikast, Aselsan mühendis ve diğer çalışanlarına kurulan ölümcül tuzaklar, Çatlı olayı, Hırant Dink cinayeti, Alparslan Aslanın gerçekleştirdiği saldırı ve daha başkaları da işte bu infaz timleri tarafından gerçekleştirilmiştir. 12 Eylül öncesinde yaşanan sağ-sol çatışmalarında bu timler hep aktif olarak çalışmış ve gençler özellikle seçilerek infaz edilmişlerdir. İnfaz edilen gençlerin sağcı veya solcu olmaları onlar açısından bir değer ifade etmiyordu. Önemli olan, o gençlerin bu aziz millete gelecekte çok büyük hizmetler verebilecek kapasitede olmalarıydı. Günümüzde tezgâhlanan oyunların rengi hep aynıdır. Hedef; devlet, millet ve vatandır. Gerisi teferruattan ibarettir. Çok az bir zaman kalan referandum; kirli maskeleri birer birer düşürmeye başladı. Çünkü yapmaya çalıştıkları her davranış ve gösterdikleri çabaların son çırpınışları olduğunu biliyorlar. Ortaya attıkları iddialar bile akıl ve mantık ölçülerine sığmıyor. Düşünebiliyor musunuz, deniliyor ki; bu cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin dünyada benzeri yoktur. O yüzden olamaz. Sevgili dostları bu ifadeyi sizlerin idrakine bırakıyorum. Diyelim ki bilimsel veya teknolojik bir icat yaptık. Bunun dünyada eşi ve benzeri yok diye yapmamamız mı gerekir? Bu akıl fukarası zavallıların düşüncesine göre; savunma sanayimizin geliştirdiği yeni silahlarımızın dünyada benzeri yok diye her halde üretimine geçilmemesi gerekiyormuş!.. Aziz kardeşlerim, bu insanların iddialarının ne kadar tutarsız ve temelsiz olduğu açıktır. Tek adamlık iddiaları temelsizdir. Devletimizin ve Türklüğün bekası sistemidir. Marjinal terör yapılarının ve halkın nezdinde makes bulmayan paralel ve yamuk yapıların yaşama şansının olmadığı bir sistemdir. Bu evet benzeri olmayan ve Türk sistemi bir yapıdır. Türk-İslâm felsefesinin devlet nezdinde yeniden inşasıdır. Bundan kim rahatsız oluyorsa rahatsızlığı devam edecektir. Yapılacak referandumda, farkındalık düzeyi yüksek Türk halkının ne yapacağı ve nasıl bir tavır sergileyeceği netleşmeye başlamıştır. Halk devletin ve milletin bekasını, gençlerimizin geleceğini, refah ve mutluluğu, tarihsel bilinç ve tarih şuuruyla kökünden satın almıştır. Bedeli; Bedir’ de, Çanakkale’ de, Sarıkamış’ ta, Milli Mücadele’de, terörle ve paralel ihanet şebekeleriyle verilen mücadelede ve 15 Temmuzda ödenmiştir. Referandum sonuçları muhtemelen % 55-60 arası bir oranla bu alım ve satımı tescilleyecektir. Rabbim Vatanımızı ve Milletimizi korusun ve yüceltsin.
CUMHURBAŞKANLIĞII HÜKÜMET SİSTEMİNİN SIYIRDIĞI MASKELER BİRER BİRER DÜŞÜYOR!..

Çok az bir zaman kalan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Referandumu oylamasının uyandırdığı etkiye dayalı yankıları gelmeye devam ediyor. Oylama günü yaklaştıkça yavaş yavaş netleşmeye başlayan sonuçlardan derinlemesine rahatsızlık duyan çevrelerin feryat ve figanları  sadece sahiplerine yeri göğü sallama hissi verse de, esasında sabit duran yerin ve göğün yanı başında sallananların kendileri olduğunu 16 Nisan akşamı uyanacakları gaflet uykusuyla beraber anlayacaklarını umuyoruz. Anlayanlar belki kendi beden, hayal, rüya ve düşünce teknolojilerini yeniden elden geçirip makul fabrika ayarları sınırlarına döneceklerdir. Çünkü beşer için hata kaçınılmazdır ve önemli olanın da yaşanılan musibetleri nasihate ve öğrenmeye dönüştürmektir. Ancak her zaman olduğu gibi bu sefer de bu aziz milletin kanını eme meme kursaklarına doldurdukları irin ve kanlardan beslenen vatan haini ve Türk – İslâm Milletinin ezeli ve ebedi düşmanları terör odakları yeni arayışlara yönelecek, yeni kirli ittifaklar oluşturmaya çalışacaklar, salya yalayarak sım sıkı oturacakları daha konforlu kucaklar arayacaklardır. Görüldüğü gibi o kucaklar açılmaya başlamış, salayalar yığılmış, kuvvet macunları paket paket kenara köşeye sıkıştırılmıştır.

PKK ve türevi olan terör örgütleri geçmişten günümüze tüm katliam,  vahşet, kalleşlik, vatana ihanet, dinsizlik, fuhuş, uyuşturucu ve benzeri her ne varsa tüm ayrıntılarıyla deşifre edilmiş, vatan ve millet sevdalısı kahraman güvenlik güçleri ve bölgenin her yerinde canla başla mücadele veren yiğit korucularımız ve devletinden ve aziz milletinden yana taraf olan bölge halkıyla beraber o satılmışlara gereken cevabı veriyor. Şehitlerimizin kanlarının yerde kalmadığını, teker teker o hainlerin cehennemi boyladıklarını duyuyoruz. Bu aziz milletin bağrından çıkan, şer odaklarının her türlü kalkışmalarını kaynağında boğan, her türlü milli ve manevi değerlerimizin koruyucusu, irfanı ve vicdanı hür, vatan ve millet sevdalısı Türk oğlu Türk Polis Teşkilatımızın 172. Kuruluş yılını derin sevgi ve saygılarımla kutluyorum. Vatan savunmasında hep bayrak elde önde olan, bin bir türlü münafıklık ve desiseyle içlerine sızan en alt eviyeden en üst rütbelisine kadar milli, yerli ve öz değerlerinden uzaklaşmış ve ölçüsü ihanete varacak şekilde tüm mahremlerini okyanuslar ötesi pazarlara süren virüslerden temizlenmiş civanmert Alperenleri selamlıyorum. Size kalkan eller kırılsın, sizi sevmeyenlerin hiç seveni olmasın, size hor bakan kem gözler kör olsun, Rabbim sizi korusun. Biliyoruz işiniz kolay değil. Hiç dillendirmediğiniz sorunlarınız var. Devlet büyüklerimizin mutlaka uzman ve devlet ve milletten taraf olan akademisyenlerden kurulacak bir komisyon tarafından bu sorunlar masaya yatırılmalı ve bu kahramanların sevdaları ana sütü gibi helalleri olan katma değerlerle daha fazla desteklenmelidir. Bu destekler onlar için mutlaka can suları olacak ve şer odaklarının dizlerinin bağı çözülecektir.

İşte o vatan hainlerinin satıldıkları ve kucak arabalarına bindikleri ağaları nezdinde değer kazandıran Müslüman Türk Milleti düşmanlığı düşünce formundaki kripto, vatana ve millete ihanetleri eylem ve söylemleriyle sabit paralel cemaat yapılanmasının ve ilerde daha da netleşecek olan türevlerinin işledikleri cinayet, cinayete teşebbüs, siyasi ve ekonomik yıkım faaliyetleri de aynı şekilde artık su yüzüne çıkmaya başlamıştır. Bu cinayet ve suikastları şimdilik tek tek açıklamayacağım. Ancak bu hain yapıların aktif eylem ve infaz timlerinin yürüttükleri ticari faaliyetlerle kamufle olmuş bir vaziyette ve hatta varlıklı bir yaşam sahibi olarak etkinliklerini devam ettiriyorlar. Bu infaz tertipçilerinin ellerinin altında esrarcı, sarhoş ve kadın ticareti yapan alt takım ve mangaları vardır. Bu kişilerin ana görevi; o yerleşim biriminde yetişen, ülkesi ve milleti için gözünü kırpmadan canını vermeye hazır gençleri bulmak ve o kirli yapıya kazandırmaktır. Bunu yaparken kendileri hep perde arkasında ve başka yapılar içerisinde kamufle durumundadırlar. Eğer bunu başaramaz ve o altın gençleri kazanamazlarsa, işte o zaman infaz timleri harekete geçirilir ve suikastlar değişik şekillerde gerçekleştirilir. Bu zaman zaman arkadaşlarıyla kaldıkları öğrenci evlerinin: “Niye gürültü yapıyorsunuz?” Diye basılarak işte o sarhoş ve esrarcılara cinayetler işletilir ve sıradan adi bir suç olarak dava edilmesi sağlanır. Plânladıkları cinayetler hasbelkader bekledikleri gibi olmaz ve dava mahkemelere intikal ederse, işte o zaman bu takım hemen devreye girer ve tarafları davadan vazgeçirerek tetikçilerini kurtarmaya çalışırlar. Geçmişten gelen itibarlarını da burada devreye sokarlar. Yok etmeye çalıştıkları gençler muhtemelen ülkücü gençlerdir ve Ülkü Ocaklarıdır. Daha önce içerisine sızarak birçok vatan ve millet sevdalısı gencin hayatını söndüren bu çete mensuplarına sağlanan mali ve sosyal imkânların karşılığı sergiledikleri o eylemlerdir. Bir türlü ele geçiremedikleri vatan ve millet sevdalısı gençlerimizin hayatları bu hainlerden dolayı tehlikededir. Devlet büyüklerimize bu konuda hiç vakit geçirmeden tedbir alınmasını ve mutlaka takip ve araştırma ekiplerinin kurulmasını öneriyorum. Bu konuda elinde belge ve bilgi olan, benzer sebeplerden dolayı hedef seçilmiş insanların sağlayacakları katkılar çok önemli ve belirleyici olacaktır.

Ülkemizde işlenen siyasi ve nedeni belli olmayan cinayetlerin bu bakış açısıyla incelenmesi sonucunda ifade etmeye çalıştığım gerçekler sesli bir şekilde dillendiriliyor. Necip Hablemitoğlu, Uğur Mumcu, Adnan Kahveci, Rahip Santora, Malatya’daki kitapevi cinayetleri, Turgut Özal suikasti, Eşref Bitlis Paşanın helikopterinin düşürülmesi, Muhsin Yazıcıoğlu’na düzenlenen suikast, Aselsan mühendis ve diğer çalışanlarına kurulan ölümcül tuzaklar, Çatlı olayı, Hırant Dink cinayeti, Alparslan Aslanın gerçekleştirdiği saldırı ve daha başkaları da işte bu infaz timleri tarafından gerçekleştirilmiştir. 12 Eylül öncesinde yaşanan sağ-sol çatışmalarında bu timler hep aktif olarak çalışmış ve gençler özellikle seçilerek infaz edilmişlerdir. İnfaz edilen gençlerin sağcı veya solcu olmaları onlar açısından bir değer ifade etmiyordu. Önemli olan, o gençlerin bu aziz millete gelecekte çok büyük hizmetler verebilecek kapasitede olmalarıydı. Günümüzde tezgâhlanan oyunların rengi hep aynıdır. Hedef; devlet, millet ve vatandır. Gerisi teferruattan ibarettir.

Çok az bir zaman kalan referandum; kirli maskeleri birer birer düşürmeye başladı. Çünkü yapmaya çalıştıkları her davranış ve gösterdikleri çabaların son çırpınışları olduğunu biliyorlar. Ortaya attıkları iddialar bile akıl ve mantık ölçülerine sığmıyor. Düşünebiliyor musunuz, deniliyor ki; bu cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin dünyada benzeri yoktur. O yüzden olamaz. Sevgili dostları bu ifadeyi sizlerin idrakine bırakıyorum. Diyelim ki bilimsel veya teknolojik bir icat yaptık. Bunun dünyada eşi ve benzeri yok diye yapmamamız mı gerekir? Bu akıl fukarası zavallıların düşüncesine göre; savunma sanayimizin geliştirdiği yeni silahlarımızın dünyada benzeri yok diye her halde üretimine geçilmemesi gerekiyormuş!.. Aziz kardeşlerim, bu insanların iddialarının ne kadar tutarsız ve temelsiz olduğu açıktır. Tek adamlık iddiaları temelsizdir. Devletimizin ve Türklüğün bekası sistemidir. Marjinal terör yapılarının ve halkın nezdinde makes bulmayan paralel ve yamuk yapıların yaşama şansının olmadığı bir sistemdir. Bu evet benzeri olmayan ve Türk sistemi bir yapıdır. Türk-İslâm felsefesinin devlet nezdinde yeniden inşasıdır. Bundan kim rahatsız oluyorsa rahatsızlığı devam edecektir.

Yapılacak referandumda, farkındalık düzeyi yüksek Türk halkının ne yapacağı ve nasıl bir tavır sergileyeceği netleşmeye başlamıştır. Halk devletin ve milletin bekasını, gençlerimizin geleceğini, refah ve mutluluğu, tarihsel bilinç ve tarih şuuruyla kökünden satın almıştır. Bedeli; Bedir’ de, Çanakkale’ de, Sarıkamış’ ta, Milli Mücadele’de, terörle ve paralel ihanet şebekeleriyle verilen mücadelede ve 15 Temmuzda ödenmiştir. Referandum sonuçları muhtemelen % 55-60 arası bir oranla bu alım ve satımı tescilleyecektir.

Rabbim Vatanımızı ve Milletimizi korusun ve yüceltsin.

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gazetepasinler.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.

deneme bonusu veren siteler acotr.org deneme bonusu veren siteler 2023 deneme bonusu veren siteler grandpashabet grandpashabet giriş cratosroyalbet betwoon giriş betwoon